Deli Asiye

Deli Asiye yaz molasının ardından geri döndü! Yazın neler yaptığımızı anlattığımız, İran kültürüne dair bir şeyler öğrendiğimiz, kadınların mücadelesiyle heyecanlandığımız, tez konularımızdan ve yaz boyunca etkilendiğimiz bir roman serisinden bahsettiğimiz bir bölümle sonbaharı karşılıyoruz.

Bu hafta vaktiyle dünya turu iddiasını ciddiye alan Annie Londonderry'i, oy hakkı için mücadele eden ve bisiklet için “Bisiklet hakkında ne düşündüğümü söylememe izin verin. Dünyada kadınların özgürlüğe kavuşması için başka hiçbir şey ondan daha etkili olmamıştır. Bisiklet kadına özgürlük hissi ve kendine güven sağlar. Bisiklet üzerinde bir kadın gördüğüm her sefer mutlu oluyorum… Özgürlüğün resmi, kısıtlanmamış kadınlık,” diyen Susan B. Anthony'i, İzmir'den Sema Gür'ü ve yollara düşmekten...

Bu bölümde evliliğin ve evlilik fikrinin kendi hayatlarına yansımasından bahseden Deli Asiye'ler, konuyu kah gülerek kah sinirlenerek masaya yatırıyor.

Deli Asiye'nin üçüncü bölümünde kadınlar bu kez kendi bakış açılarıyla 31 Mart yerel seçimlerine yer veriyor. Bu seçimlerde özellikle ilçe, mahalle ve köy bazında kadınlar adaylıkları, kazanımları ve dayanışma söylemleriyle heyecan verici bir yükseliş yaşadı ancak bu konu medyada yeterince yer bulamadı. Bu yüzden bu bölümde Zeynep, Anıl ve Damla yerel seçimde kadınların yükselişinden, mazbatayı alan kadınların güçlendirici hikayelerinden, yerel yönetimden beklentilerinin neler olduğundan ve...

Deli Asiye'nin ikinci bölümünde, göçmenlerle çalışan sivil toplum emekçisi Emek Aydın, saha deneyimlerinden yola çıkarak göçün kadınlar ve çocuklar üzerindeki etkilerini ve konunun toplumda az bilinen yönlerini anlatıyor.

"Deli Asiye" adlı podcast'i feminizm yolculuğumuzu, bir araya gelme ve bir yayın yapmaya karar verme sürecimizi, neden podcast yaptığımızı, Deli Asiye'nin anlamını ve daha pek çok şeyi anlattığımız, içimizi döktüğümüz, bolca güldüğümüz, yer yer hüzünlendiğimiz bu giriş bölümüyle başlatıyoruz.